Kul Nesimi (XVII.yüzyıl) Anadolu

Seyyid Nesimi ve Kul Nesimi yakın bir tarihe kadar tek kişi olarak bilindiler. Edebiyatımızda üç Nesimi vardır. Birinci Nesimi 14. Yüzyılda yaşamış Hurufi inançlı, Bağdat’lı, Halep’te derisi yüzülen, Seyyid İmameddin Nesimi’dir. İkinci Nesimi 17. Yüzyılda Anadolu’da yaşamış ve şiirlerindeki dil daha yalın olan Kul Nesimi‘dir. Üçüncü Nesimi 1931 Adana, Saimbeyli’de doğdu  Cura çalmada ün kazanmıştı. Usta malını iyi icra eden ve kendi eserlerini de kusursuz yorumlayan Aşık Nesimi Çimen’dir. Yaşamı 2. 7. 1993 günü Sivas’da, devlet organizesi ile yaktırılan Madımak Oteli’nde noktalandı.

Kul Nesimi 17. yüzyılda yaşamış bir şairdir. Asıl adı Ali’dir Şiirlerinde hem hece hem aruz ölçüsünü kullanmıştır ve belirgin olarak Aleviliğe olan inançlarını anlatır. Aşk üzerine güzel şiirleri de vardır. 4. Murat döneminde yaşamıştır. O dönemde  Kızılbaş Alevilere olan baskılar tüm hızıyla sürmekte olduğundan bunu şiirlerine de yansıtmıştır. Celali ayaklanmaları bu dönemdedir.

Bir çok Alevi ozanlarında ve önderlerinde olduğu gibi, Kul Nesimi hakkında da elimizdeki bilgiler sınırlı olduğu için, eserlerinde elde edebildiğimiz bilgilerle yetinmek durumundayız.

Şiirlerinden Örnekler:

Yar Benimdir Kime Ne

Ben yitirdim, ben ararım yar benimdir kime ne

Gah giderim öz bağıma gül dererim kime ne

Gah giderim medreseye ders okurum Hak için

Gah giderim meyhaneye dem çekerim kime ne

Sofular haram demişler bu aşkın şarabına

Saki doldur ben içerim günah benim kime ne

Ben melamet hırkasını kendim giydim eğnime

Ar-u namus şişesini taşa çaldım kime ne

Hocalar secde ederler mescidin mihrabına

Pir eşiği kıblegahım yüz sürerim kime ne

Gah çıkarım gökyüzüne hükmederim aleme

Gah inerim yeryüzüne yar severim kime ne

Kelb rakip böyle diyormuş güzel sevmek pek günah

Ben severim sevdiğimi, günah benim kime ne

Nesimi‘ye sordular ki, yarin ile hoş musun

Hoş olayım olmayım o yar benim kime ne

Sorma Be Birader Mezhebimizi

Sorma be birader mezhebimizi

Biz mezhep bilmeyiz yolumuz vardır

Çağırma meclis-i riyaya bizi

Biz şerbet içmeyiz dolumuz vardır

Biz müftü bilmeyiz fetva bilmeyiz

Kıyl-u kal bilmeyiz ifta bilmeyiz

Hakikat bahsında hata bilmeyiz

Şah-ı Merdan gibi ulumuz vardır

Bizlerden bekleme zühd-ü ibadet

Tutmuşuz evvelden rah-ı selamet

Tevella olmaktır bize alamet

Sanma ki sağımız solumuz vardır

Ey zahit surete tapma Hakk’ı bul

Şah-ı velayete olmuşuz hep kul

Hakikat şehrinden geçer bize yol

Başka şey bilmeyiz Veli’miz vardır

Nesimi esrarı faş etme sakın

Ne bilsin ham ervah likasın hakkın

Hakk’ı bilmeyene Hak olmaz yakın

Bizim Hak katında elimiz vardır

Uykudan Uyanmış Şahin Bakışlım

Uykudan uyanmış şahin bakışlım

Dedim sarhoş musun söyledi yok yok

Ak ellerin elvan elvan kınalım

Dedim bayram mıdır söyledi yok yok

Dedim ne gülersin dedi nazımdır

Dedim kaşın mıdır dedi gözümdür

Dedim ay mı doğdu dedi yüzümdür

Dedim ver öpeyim söyledi yok yok

Dedim aydınlık var dedi aynımda

Dedim günahım çok dedi boynumda

Dedim mehtab nedir dedi koynumda

Dedim ki göreyim söyledi yok yok

Dedim vatanın mı dedi ilimdir

Dedim bülbül müdür dedi dilimdir

Dedim ya Nesimi dedi kulumdur

Dedim satar mısın söyledi yok yok

Erenler Şahtan Gelirler

Erenler Şah’tan gelirler

Niyaz olduk Pirimize

Yolu sürenler bilirler

Münkür ermez sırrımıza

Pirimiz Kırklar, Yediler

Bu yolu onlar kodular

Bize de böyle dediler

Gel de kan esrarımıza

Muhip mürşidine uydu

Arif olan hisse duydu

Münafıklar nice kıydı

Tiğ çektiler Pirimize

Ateş yanar kazan çoşar

Dalga gelir boydan aşar

Şulesi aleme düşer

Bakın bizim nurumuza

Nesimi sözünü pişir

Özüne muhabbet düşür

Bezirganlar gevher taşır

Günden güne şarımıza